Nasreddin Hoca Korsanlara Karşı

[Serdar Yıldırım]

NASREDDİN HOCA KORSANLARA KARŞI
Nasreddin Hoca, Mısır'daki dayısından haber almış. Dayısı, acele gelmesini istemiş. Hoca, Akşehir'den İzmir'e eşeğiyle altı ayda gitmiş. Bir gemiye binip Mısır'a doğru yola çıkmış. Yolda gemiye Rodos korsanları saldırmış. Hoca, yüzükoyun yere yatmış. Sayısı çok fazla olan korsanlar, gemiyi ele geçirmiş. Gemidekileri esir alıp götürmüş. Sadece Hoca kurtulmuş.
Korsanlar gidince Hoca ayağa kalkmış. Sizi melunlar, ayağım takılıp düşmeseydim bilirdim yapacağımı, diye söylenmiş. Dümene geçmiş, rüzgarı arkasına almış ve sonunda Mısır'a varmış. Dayısının Kahire'deki sarayına gitmiş. Görevliler, Hoca'ya, geç kaldığını, dayısının intihar ettiğini söylemişler. Hoca, neden, diye sorunca, Nasreddin'in çocukluğunu bilirim. Eli ve çenesi çabuktur. Hızlıdır. İki ayda Akşehir'den Kahire'ye gelir, demişti. İki ay dolunca bahçedeki en yüksek ağaca çıkıp aşağı atladı. Son sözü, Nasreddin gelmedi, oldu.
Nasreddin Hoca: " Ah dayım, eşek sırtında altı ayda İzmir'e geldim. Kanatlarım olsa, imkansız iki ayda gelemezdim. "
Görevlilerden genç olanı: " Sen o göbekle zor uçardın, hocam, " deyince diğer görevliler gencin ağzını kapatıp oradan uzaklaştırmış.

Daha sonra Hoca dayısından miras kalan saraya çıkmış. Büyük salonda görevliler Hoca'ya ziyafet çekmiş. Çalgılar çalmış, çengiler oynamış. Yemişler, içmişler. Görevliler de, çengilerle birlikte oynamaya başlayınca Hoca ayağa kalkmış ve çalgıları, çengileri dordurmuş. Görevliler de durmuş.
Nasreddin Hoca: " Oldu mu birader, dayıma saygınız yok mu? Zaten yorgunum, bir de sizinle uğraşmayayım. " demiş.
Görevlilerden biri, Hoca'nın yanına gelip: " Hocam, dayının kırkı çıktı. Ben gittikten kırk gün sonra ne isterseniz yapın demişti. "
Genç görevli söze karışmış: " Hoca, bunlar dayın intihar ettiğinin ertesi günü de böyle çalıp oynamışlardı. " deyince diğer görevliler gencin ağzını kapatıp oradan uzaklaştırmış.
Nasreddin Hoca: " Neden ama neden? " diye bağırarak dizlerine vurmuş.
Görevlinin biri: " Gerçek şu ki, dayınız bizi her gün falakaya yatırırdı. Sonradan ayaklarımızın altı şişmesin diye sırtımıza binip yürütürdü. Çektiğimiz acıyı varın tahmin edin. Siz olsanız kurtuldunuz diye sevinmez misiniz? "
Nasreddin Hoca: " Hayret, sizi neden dövüyordu? "
Aynı görevli: " Bizi dövmeyi seviyordu. Dayak yedikçe mutlu olacağımızı düşünüyordu. Ayaklarına kapanıp yalvardık. Merhamet dilendik. Doğrusu budur deyip, sopayı daha bir hırsla kaldırır oldu. "
Diğer görevliler, aynen böyle oldu deyince Nasreddin Hoca, kırkı çıktığına göre, çalgılar çalsın, herkes oynasın, deyip bahçeye çıkmış.

Nasreddin Hoca bir ay Mısır'da kalmış. Sarayı, bağları, bahçeleri satmış. Nil Nehri dayısınınmış. Onu da satmış. Yüz gemilik ve beş bin askerlik bir donanma kurmuş. Bu donanmayla korsanların üstüne yürümüş.
Korsanlar: " Aman, Nasreddin Hoca geliyor deyip gemilerine binip kaçmış. Nasreddin Hoca Rodos Adası'nda ne kadar esir varsa hepsini kurtarmış. Onları donanmaya bindirip İzmir'e getirmiş. Esirler, sağ ol hoca deyip evlerine, köylerine gitmiş. Nasreddin Hoca askerlerine, isteyen burada kalsın, istemeyen Mısır'a dönsün, gemiler sizin, istek sizin, demiş. Nasreddin Hoca bir handa bıraktığı eşeğine binip Akşehir'e dönmüş. Masalımız da burada bitmiş.

SON

Yazan: Serdar Yıldırım

[TRWE_2012]

Gerçekten güzel bunu alıyorum büyük not defterime....Eline ve klavyene sağlık..

[Serdar Yıldırım]

Gerçekten güzel bunu alıyorum büyük not defterime....Eline ve klavyene sağlık..

Mesajınıza teşekkür ederim. Hikaye yazıyor musunuz? Yazmıyorsanız bir deneyin diyorum.

[TRWE_2012]

Gerçekten güzel bunu alıyorum büyük not defterime....Eline ve klavyene sağlık..

Mesajınıza teşekkür ederim. Hikaye yazıyor musunuz? Yazmıyorsanız bir deneyin diyorum.

Benim kiler piyes... Savaşlar ile ilgili.... (birkaç deneme yapmıştım) ayrıca şiir'de yazıyorum.Buraya bakabilirsiniz.

viewtopic.php?t=205366

[Serdar Yıldırım]

Şiirler güzel. Beğendim. İlk şiirinizin iki cümlesini kopyaladım. Başka site ve forumlarda yok, çıkmadı. Ben de 14 yaşında şiirden işe başladım. Daha sonra hikaye yazmaya yöneldim.

[TRWE_2012]

Şiirler güzel. Beğendim. İlk şiirinizin iki cümlesini kopyaladım. Başka site ve forumlarda yok, çıkmadı. Ben de 14 yaşında şiirden işe başladım. Daha sonra hikaye yazmaya yöneldim.

O zaman senle edebiyat bakımından çok iyi anlaşacağız inşallah...

[TRWE_2012]

Hikayenin Özeti:

"Nasreddin Hoca Korsanlara Karşı" hikayesi, Nasreddin Hoca'nın Mısır'daki dayısının yanına gitmek için çıktığı yolculukta korsanlarla karşılaşmasını ve sonrasında yaşadığı olayları anlatır. Hoca, korsanlar tarafından esir alınan diğer yolcuların aksine, düşerek kurtulmayı başarır. Mısır'a ulaştığında, dayısının intihar ettiğini öğrenir. Dayısının kendisi hakkında yaptığı yanlış bir tahmin yüzünden intihar ettiğini öğrenince, Hoca, dayısının mirasını değerlendirir ve korsanlara karşı bir donanma kurar. Sonunda, korsanları korkutup kaçırarak esirleri kurtarır ve Akşehir'e geri döner.

Hikayenin Teması ve Mesajı:

Hikaye, cesaret, zeka ve irade gücünün önemini vurgular. Nasreddin Hoca, zor bir durumla karşılaştığında pes etmez, aksine durumu lehine çevirir. Ayrıca, hikaye, insanların önyargılarının ve yanlış anlamalarının sonuçlarını da ele alır. Dayısının Hoca'nın yeteneklerini yanlış değerlendirmesi, trajik bir sonla sonuçlanır. Hoca'nın, dayısının mirasını değerlendirip korsanlara karşı bir donanma kurması, onun zeki ve stratejik düşünme yeteneğini gösterir. Sonuç olarak, hikaye, zorluklar karşısında pes etmemek ve akıllıca hareket etmenin önemini anlatır.Aslında bu, hikaye yazarının da kişisel özelliklerinin bir kısmınıda aşikar eder.

[mertcan90]

Serdar Bey, gazetecilik mezunuyum, 3 yıl kadar THA'da editörlük yaptım sonra Lojistik sektörüne geçtim. Şimdi emekliyim. Bu yüzden biraz ahkam kesebilirim Paylaşımlarınızdan sonra hikayelerinizi biraz okudum; dil bilgisi kurallarına çok iyi uymuşsunuz ve akıcı bir dil kullanmışsınız. Kendi yazı üslübunu oluşturmak için zaten dil bilgisine hakim olmanız gerekir aksi durumda yazı sırıtır, okuyanı da yorar. Karmaşık düşünceleri ya da fikirleri, kolay anlaşılır, basit, net bir dille aktaran yazar benim gözümde iyi yazardır. Sizin yazılarınız görebildiğim kadarıyle bu şekilde. Yani şöyle örneklendireyim. Dünyaca ünlü Orhan Pamuk'un yazılarını hç beğenmem. Çok fazla devrik ve havalı cümleler kuruyor bu da bir süre sonra okuyucu yoruyor. En azından bana böyle oldu ve kitaplarını okumayı bıraktım.
Siz tebrik eder ve bu alanda başarılı olmanızı temenni ederim.

[Serdar Yıldırım]

Serdar Bey, gazetecilik mezunuyum, 3 yıl kadar THA'da editörlük yaptım sonra Lojistik sektörüne geçtim. Şimdi emekliyim. Bu yüzden biraz ahkam kesebilirim Paylaşımlarınızdan sonra hikayelerinizi biraz okudum; dil bilgisi kurallarına çok iyi uymuşsunuz ve akıcı bir dil kullanmışsınız. Kendi yazı üslübunu oluşturmak için zaten dil bilgisine hakim olmanız gerekir aksi durumda yazı sırıtır, okuyanı da yorar. Karmaşık düşünceleri ya da fikirleri, kolay anlaşılır, basit, net bir dille aktaran yazar benim gözümde iyi yazardır. Sizin yazılarınız görebildiğim kadarıyle bu şekilde. Yani şöyle örneklendireyim. Dünyaca ünlü Orhan Pamuk'un yazılarını hç beğenmem. Çok fazla devrik ve havalı cümleler kuruyor bu da bir süre sonra okuyucu yoruyor. En azından bana böyle oldu ve kitaplarını okumayı bıraktım.
Siz tebrik eder ve bu alanda başarılı olmanızı temenni ederim.

Sayın mertcan90, mesajınız benim için, paha biçilmez bir umut kaynağı olmuştur. Gazetecisiniz ve yazarlık var. Hikayelerimi okuduğunuz kadarıyla pek güzel yorumlamışsınız. Size bunun için, şükran borçluyum. Yolunuz açık olsun, şansınız bol olsun.