Tūrkiye Rusya işbirligi
-
shampuan
- Petabyte4
- Mesajlar: 8798
- Kayıt: 13 Tem 2018, 17:11
- Teşekkür etti: 208 kez
- Teşekkür edildi: 345 kez
Re: Tūrkiye Rusya işbirligi
Yazının hepsi çok uzun olduğundan okuyamadım ama daha evvel okuduğum Şu Çılgın Türkler adlı kitaptan aklımda kaldığı kadarıyla anlatayım.
Bu rusların kurutuluş savaşı öncesi ve sırasında bize olumlu ve olumsuz etkileri olmuştur. En başından anlatmak gerekirse, bu savaş yıllarından çok evvel, İngilterede bir devrim oldu: Endüstri devrimi. Vakti zamanından herşey el tezgahlarında ve insan veya hayvan gücü yardımıyla yapılırken, Batıda birileri buhar makinesini bulmuştu. Bu buhar makinesi şimdiki akaryakıt motorlarının bir tür atasıydı. Henüz elektrik kullanımı yaygın değildi ve elektrikli makineler yok idi; bu nedenle icadedilen buhar makinesi, üretimde hız ve verimliliği arttırdı. Bir piston içerisindeki sıcak buharın genleşmesi ile piston hareketinin önce bir krank miline oradan da istediğin herhangi bir güç isteyen şeye bağladığında, bir fabrikadaki aletleri kendi kendine çalıştırıyordu. Bu suretle büyük fabrikalar kuruldu, küçük işletmeler, atölyeler, el işçiliğine dayanan tüm işyerleri hızla kapandı. İşsiz kalan insanlar bu yeni açılan fabrikalarda çalışmaya başladılar. Ücretler ve çalışma şartları son derece kötü durumdaydı. İşletme sahipleri, işçileri ağır şartlarda çalıştırdılar. Düşük ücretle yüksek miktarda ürün oluşturmanın bedeli yüksek kara dönüştü ve ihya oldular.
Fakat maliyeti düşürmek demek, sadece düşük ücretle çalışacak işgücü demek değildi. Hammaddeyi, mesela buhar makinesini çalıştıracak kömürü, fabrikada işlenip ürün haline getirilecek materyalleri de ucuza temin etmek gerekiyordu. Bu arada endüstrü devriminin etkileri ingiltereden hızla diğer avrupa ülkelerine yayılıyor, onlar da endüstriye geçiyordu.
Zengin ve politik makamlarda adamı olan nüfuzlu işadamları, bu nüfuzlarını kullanarak, politikacıları etkilemeye başladılar. Ucuz değil, bedava hammadde temin etmek gerekiyordu. Bu da başta ingiltere olmak üzere batılı avrupa devletlerinin, kuzey afrika ülkeleri başta olmak üzere, kendileri gibi gelişmemiş ilkel kalmış, bilim ve teknikte geri kalmış ülkelere saldırmalarına ve sömürü haline getirmelerine neden oldu. Ülkemiz de o sıralar "Allaaanğ işine garışmak günahtır" felsefesi nedeniyle, fransız ihtilaliyke beraber gelişme eğilimine girmiş ve bir noktadan sonra bizden daha iyi hale gelmiş avrupa'dan çok çok geri kalmıştı.
Ruslar, geçmişten beridir bizim egemenliğimizde olan yunanlılara "megalo idea -büyük ülkü" firkrini benimsetmişti. Bu fikre göre yunanlar, bugünkü yunanistandan başlayarak, istanbulu da içine alacak şekilde ege bölgemizi de içine alan bir kısımda büyük yunanistan devletini kuracaktılar. Bu fişteklemelerle Osmanlının zayıflamasını fırsat bilen yunanlar, bağımsızlığını çoktan ilan ettiler. Üstelik daha sonra batılı güçler sayesinde 12 adayı da topraklarına kattılar.
Osmanlının zayıflamasını zaten öteden beridir planlayıp hayata geçiren batılılar, aralarında birleşip ülkemize saldırdılar. İlk zamanlarda rusya, ki çanakkale zaferimize tekabül eden tarihlerde ermenilerle işbirliği yaparak doğu anadolumuzun bir kısmını işgal etmişti. Fakat ermenileri kullanan millet aslında sadece ruslar değildir. İlk olarak ingilizlerin dahiyane planları sayesinde ermeniler ayartılmıştır.
Kızılderililerin bir atasözü vardır: "eğer bir nehirde iki balığı kavga ediyor görürsen, bil ki o sudan kesin bir ingiliz geçmiştir"
Evet ingilizler çıbanın tam anlamıyla başıydılar. Bugünkü sözde ermeni soykırımını yalan olduğuna delil oluşturacak tarihi dosyalar şu anda arşivlerinde ve gizli ibaresiyle beklemektedir. Bu arşivleri kimse açamamaktadır.
Yıllar sonra, kurtuluş savaşında Atatürk, milli mücadele konusunda çok zayıf durumda olduğumuz için, işbirliği yapabileceğimiz bir yandaş arıyordu. Kadere bak ki rusya'da lenin ve taraftarları devrim yapmış, emperyalizm karşıtı bir düzen kurmuşlardı. Atatürk'ün beklediği fırsat "Allahü teala" tarafından ayağına getirilmişti.
Hemen rus lider lenine bir mektup yazarak, "..... bu emperyalist sömürgeci asalaklara karşı beraber mücadele..." etmeyi, bu konuda kendilerine destek verilmesini istedi. Bunu memnuniyetle kabul eden lenin, tarihi belgelerin söylediğine göre, birkaç sandık altın ve para, yine sandık sandık mühimmat göndermiştir. Bu gönderilen yardımın kurtuluş mücadelemizi kazanmamızda etkisinin büyük olduğu söylenir.
Dolayısıyla, Yunanları "aslansınız siz, megalo ideanızı gerçekleştirin" diyen bir rusya, bir de suyuna gidersen sana seve seve yardım yapacak bir rusya var.
Eğer bir ülke, doğru politikalar uygulayan liderlere sahipse, o ülke kurtulmuştur..
Bu rusların kurutuluş savaşı öncesi ve sırasında bize olumlu ve olumsuz etkileri olmuştur. En başından anlatmak gerekirse, bu savaş yıllarından çok evvel, İngilterede bir devrim oldu: Endüstri devrimi. Vakti zamanından herşey el tezgahlarında ve insan veya hayvan gücü yardımıyla yapılırken, Batıda birileri buhar makinesini bulmuştu. Bu buhar makinesi şimdiki akaryakıt motorlarının bir tür atasıydı. Henüz elektrik kullanımı yaygın değildi ve elektrikli makineler yok idi; bu nedenle icadedilen buhar makinesi, üretimde hız ve verimliliği arttırdı. Bir piston içerisindeki sıcak buharın genleşmesi ile piston hareketinin önce bir krank miline oradan da istediğin herhangi bir güç isteyen şeye bağladığında, bir fabrikadaki aletleri kendi kendine çalıştırıyordu. Bu suretle büyük fabrikalar kuruldu, küçük işletmeler, atölyeler, el işçiliğine dayanan tüm işyerleri hızla kapandı. İşsiz kalan insanlar bu yeni açılan fabrikalarda çalışmaya başladılar. Ücretler ve çalışma şartları son derece kötü durumdaydı. İşletme sahipleri, işçileri ağır şartlarda çalıştırdılar. Düşük ücretle yüksek miktarda ürün oluşturmanın bedeli yüksek kara dönüştü ve ihya oldular.
Fakat maliyeti düşürmek demek, sadece düşük ücretle çalışacak işgücü demek değildi. Hammaddeyi, mesela buhar makinesini çalıştıracak kömürü, fabrikada işlenip ürün haline getirilecek materyalleri de ucuza temin etmek gerekiyordu. Bu arada endüstrü devriminin etkileri ingiltereden hızla diğer avrupa ülkelerine yayılıyor, onlar da endüstriye geçiyordu.
Zengin ve politik makamlarda adamı olan nüfuzlu işadamları, bu nüfuzlarını kullanarak, politikacıları etkilemeye başladılar. Ucuz değil, bedava hammadde temin etmek gerekiyordu. Bu da başta ingiltere olmak üzere batılı avrupa devletlerinin, kuzey afrika ülkeleri başta olmak üzere, kendileri gibi gelişmemiş ilkel kalmış, bilim ve teknikte geri kalmış ülkelere saldırmalarına ve sömürü haline getirmelerine neden oldu. Ülkemiz de o sıralar "Allaaanğ işine garışmak günahtır" felsefesi nedeniyle, fransız ihtilaliyke beraber gelişme eğilimine girmiş ve bir noktadan sonra bizden daha iyi hale gelmiş avrupa'dan çok çok geri kalmıştı.
Ruslar, geçmişten beridir bizim egemenliğimizde olan yunanlılara "megalo idea -büyük ülkü" firkrini benimsetmişti. Bu fikre göre yunanlar, bugünkü yunanistandan başlayarak, istanbulu da içine alacak şekilde ege bölgemizi de içine alan bir kısımda büyük yunanistan devletini kuracaktılar. Bu fişteklemelerle Osmanlının zayıflamasını fırsat bilen yunanlar, bağımsızlığını çoktan ilan ettiler. Üstelik daha sonra batılı güçler sayesinde 12 adayı da topraklarına kattılar.
Osmanlının zayıflamasını zaten öteden beridir planlayıp hayata geçiren batılılar, aralarında birleşip ülkemize saldırdılar. İlk zamanlarda rusya, ki çanakkale zaferimize tekabül eden tarihlerde ermenilerle işbirliği yaparak doğu anadolumuzun bir kısmını işgal etmişti. Fakat ermenileri kullanan millet aslında sadece ruslar değildir. İlk olarak ingilizlerin dahiyane planları sayesinde ermeniler ayartılmıştır.
Kızılderililerin bir atasözü vardır: "eğer bir nehirde iki balığı kavga ediyor görürsen, bil ki o sudan kesin bir ingiliz geçmiştir"
Evet ingilizler çıbanın tam anlamıyla başıydılar. Bugünkü sözde ermeni soykırımını yalan olduğuna delil oluşturacak tarihi dosyalar şu anda arşivlerinde ve gizli ibaresiyle beklemektedir. Bu arşivleri kimse açamamaktadır.
Yıllar sonra, kurtuluş savaşında Atatürk, milli mücadele konusunda çok zayıf durumda olduğumuz için, işbirliği yapabileceğimiz bir yandaş arıyordu. Kadere bak ki rusya'da lenin ve taraftarları devrim yapmış, emperyalizm karşıtı bir düzen kurmuşlardı. Atatürk'ün beklediği fırsat "Allahü teala" tarafından ayağına getirilmişti.
Hemen rus lider lenine bir mektup yazarak, "..... bu emperyalist sömürgeci asalaklara karşı beraber mücadele..." etmeyi, bu konuda kendilerine destek verilmesini istedi. Bunu memnuniyetle kabul eden lenin, tarihi belgelerin söylediğine göre, birkaç sandık altın ve para, yine sandık sandık mühimmat göndermiştir. Bu gönderilen yardımın kurtuluş mücadelemizi kazanmamızda etkisinin büyük olduğu söylenir.
Dolayısıyla, Yunanları "aslansınız siz, megalo ideanızı gerçekleştirin" diyen bir rusya, bir de suyuna gidersen sana seve seve yardım yapacak bir rusya var.
Eğer bir ülke, doğru politikalar uygulayan liderlere sahipse, o ülke kurtulmuştur..
-
cankusa
- Gigabyte1
- Mesajlar: 2063
- Kayıt: 07 Eyl 2014, 22:29
- Teşekkür etti: 33 kez
- Teşekkür edildi: 26 kez
Re: Tūrkiye Rusya işbirligi
Tarihimizin gerçeklerini dogru kaynaklardan vermiyorlar
Dediginiz gibi arşivlerin açılmasına mūsade etmiyorlar.
Alttaki baglantıyı okumanızı tavsiye ederim
viewtopic.php?f=137&t=207593
Dediginiz gibi arşivlerin açılmasına mūsade etmiyorlar.
Alttaki baglantıyı okumanızı tavsiye ederim
viewtopic.php?f=137&t=207593