Kızkardesi Atatürk'ü anlatıyor.....
Atatürk'ün kızkardesi Makbule Atadan'ın, gazeteci semsi Belli'ye anlattıgı anıları Selis Kitaplar tarafından yeniden yayınlandı. Makbule Hanım kitapta, Atatürk'ün çocukluguna ve sonraki günlerine ait pek çok anekdotu samimiyetle aktarıyor.
Atatürk'ün kızkardesi Makbule Atadan'ın "Agabeyim Mustafa Kemal" isimli anıları Selis Kitaplar'dan çıktı. Merhum Makbule Atadan'ın vefatından önce gazeteci semsi Belli'ye anlattıgı anıları ilk kez 1959'da yayınlanmıstı. 1885'te Selanik'te dogan ve 1930'da Agabeyinin emriyle Fethi Okyar tarafından kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası'na giren Makbule Hanım, kısa süren siyaset hayatının ardından kösesine çekilmis ve 1935'te Mecdi Boysan ile evlenmisti. 1956'da vefat eden Makbule Atadan, kitapta agabeyinin farklı yönlerini anlatıyor....
Sekiz yıl sonra eve dönüs sevinci
Makbule Hanım ve annesi Zübeyde Hanım, Birinci Dünya Savası'ndan hemen sonra Selanik'ten İstanbul'a gelerek Besiktas Akaretler'de bir eve yerlesirler. Bu dönemde çesitli cephelerde savasan Atatürk, Makbule Hanım'ın anlattıgına göre tam sekiz yıl evinden uzak kalmıs. Makbule Hanım, Agabeyinin dönüsünü söyle anlatıyor: "İstanbula gelecegini haber aldıgımız zaman sevincimize payan yoktu. On gün on gece hazırlık yaptık. Her tarafı sildik, süpürdük.. Sevdigi yemekleri yaptık. Sekiz senelik bir ayrılıktan ve zaferden sonra Agabeyimin dönüsü bizi sevinçten deliye çevirmisti adeta. Ah! O gün.. O güzel ve mesut günü su anda bile hatırladıkça içimde çok derin bir sızı hissediyorum."
Silahla oynarken tabanca patladı
Makbule Hanım Agabeyi Atatürk'ün bir insan olarak çesitli yönlerini de içtenlikle anlatır. Agabeyinin çocukluk yıllarına dair pek çok anekdotu dile getirir. Makbule Hanım agabeyinin çocukluk yıllarında her çesit oyuncaga, özellikle de silaha düskün oldugunu belirterek, daha o yıllarda askerlige sempati duydugunu dile getirir. Ne varki Atatürk'ün silahla oynaması az kalsın bir felakete yolaçacaktır. Atatürk, elindeki eski bir silahı temizlemesine yardım etmesi için kızkardesini yanına çagırır. İste o anı Makbule Hanım söyle anlatır: "Karsısına geçtm. O elindeki lüveri temzilemeye basladı. Ne yaptı nasıl etti, bilmiyorum. Birden korkınç bir ses duydum. Annem korku ve heyecan içinde: 'Eyvah ! Kardesini öldürdün Mustafa' dedi. Ben ise 'Agabeyim öldü' diye aglıyordum. Tabancanın dumanı kalkınca baktık ki ikimiz de sagız".
Fareden çok korkardı
Agabeyi Mustafa Kemal'in köy türkülerini dilinden düsürmedigini, sanata ve sanatçılara karsı büyük saygı duydugunu ifade eden Makbule Hanım'ın anlattıgına göre çocuk Mustafa Kemal en çok fareden korkarmıs. Anne Makbule hanım ise küçük Mustafa Kemal'i "Sen asker olacaksın! Asker korkar mı hiç?" diyerek teskin edermis.
'Biri beni, digeri mevkimi sevdi'
Makbule Hanım, Atatürk'le fırtınalı geçen bir evlilik yasayan Ussakızade Latife Hanım'la ilgili çok az seyler nakleder. Atatürk'e asık olan ve daha sonra intihar eden akrabası Fikriye de yer almaz bu anılarda. Atatürk'ün ikisi hakkında kendisine sadece sunu söyledigini nakleder: "Biri beni mevkim ve param için sevmistir. Digeri yalnız ben oldugum için. Yani biri mevkimi ve paramı, digeri de hakikaten beni sevmistir."
Enver Pasa'ya kızdı içkiye basladı
Agabeyinin evde en çok irmik helvası ve yogurdu sevdigini söyleyen Makbule Hanım, kuru fasulyeye ise askeri mektepte alıstıgını ifade eder. Atatürk'ün leblebi düskünlügü ise içkiye basladıktan sonradır. Makbule Hanım'ın aktardıgına göre Atatürk'ün içkiye baslamasının nedeni Harbiye Nazırı Enver Pasa ile didismesidir. Gerçekten de Atatürk, Enver Pasa ile savas dönemi politikaları yüzünden çok kere karsı karsıya geldi. Alman subayların cephelerde komutanlık ve idarecilik yapmalarına siddetle karsı çıktı.
Alıntı....