GNU/Linux’e olan ilgim aşağı yukarı 2000 yılında başladı. O zamanlar sadece dergilerden takip ettiğim ve içten içe ilgi duyduğum bir işletim sistemiydi. Dergilerde yazılanları çoğu zaman uygulamaya cesaret edemedim. İlk GNU/Linux kurulum deneyimimi 2003 yılında aldığım CHIP Dergisi’nin Özel Sayı olarak çıkardığı Red Hat Linux 9.0 ile yaptım. Dergide hemen hemen her türlü detay anlatılmasına rağmen kurulum sırasında yaptığım bir hatadan dolayı Windows’un üzerine Redhat Linux’u kurdum.
Hata yaptığım için açılışta bana Windows’u mu yoksa Red Hat Linux’u mu seçmemi isteyen ekran gelmedi. Haliyle afalladım. Ne yapacağımı bilemedim. Bir çok program Windows’tan alıştığım programlardan farklıydı. Hiçbir şey bilmediğim için ve Windows’u da sildiğim için yanlış hatırlamıyorsam o zamanlar Ege Üniversitesi'ndeki bir tanıdıktan yardım almıştım. Hard diskimi geri aldığımda bana söylediği sözü hatırlıyorum. “Hard diski neredeyse mahfetmişsin. Zar zor kurtardım hard diski.”
Bu kötü deneyimden sonra da bilgisayarıma uzun bir süre GNU/Linux kurmadım. Ama hiçbir zaman GNU/Linux’e ilgim azalmadı. Aldığım dergilerdeki GNU/Linux ile ilgili haberleri sürekli takip ediyordum. Elime geçen CD’den Çalışan ( Kurulum yapmadan ) GNU/Linux işletim sistemlerini de bilgisayarımda deniyordum. 2004 ve 2005 Yılında çıkan LİNUXnet dergilerini de almıştım. Bu dergi tamamıyla Linux için çıkartılmış ve Türkiye’nin İlk ve Tek Linux Dergisi. Derginin geleceği fazla uzun sürmedi. Her sayısı 10.000.000 TL ( 10 TL ) ve içerisinde hiç reklam bulunmayan bu dergi 3-4 ayda bir çıkartılan bir dergiydi ve 4 sayıdan başka sayı çıkartmadılar. Çıkartmış olsalardı diğer bütün sayıları da muhtemelen alırdım.
2009 Yılının Şubat ayında lise arkadaşımın kendi bilgisayarına Ubuntu Linux’u kurmasıyla ve bana da anlatmasıyla tekrar kurulum yapmaya karar verdim. İlk işim dosyalarımı yedeklemekti. Ardından kurulumu çok kolay bir şekilde gerçekleştirdim. Kurduktan sonra ilk sözüm şu oldu.
“Benim bilgisayarım bu kadar hızlı mıydı?”
Eğer GNU/Linux dağıtımlarından birini kullanmaya başlarsanız sizin de benimle aynı şekilde düşüneceğinizi tahmin ediyorum. CD’den çalışan işletim sistemi bile hızlıyken, hard diskte kurulu olan Ubuntu Linux’teki gördüğüm hız ve compiz efektleri beni etkilemeye yetmişti.
2009 yılından beri GNU/Linux kullanıyorum. Nerede Linux kelimesi geçse, okumadan edemiyorum. GNU/Linux hayatımın bir parçası haline geldi. Kullanmaktan keyif aldığım, bana özgür olduğunu hissettiren bir işletim sistemi.
Windows'un o bilinen ve klasik haline gelmiş problemlerinden kurtulmak isteyen herkese GNU/Linux dağıtımlarını tavsiye ederim.
Kaynak Site :
https://www.sistemlinux.org/p/gnulinux-hikayesi.html
